bozyaka hukuk logo
ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ (İZALE-İ ŞÜYU) DAVASI NEDİR?

Bilgi Notları

ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ (İZALE-İ ŞÜYU) DAVASI NEDİR?

A)   İZALEİŞÜYU (ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ) DAVASI NEDİR?

İzale, gidermek; şüyu, ortaklık manasına gelmektedir. Bu bakımdan, dava itibarıyla bir diğer adı ortaklığın giderilmesidir. İzaleişüyu davası taşınır veya taşınmaz mallar bakımından ortaklar ya da paydaşlar arasında malın bölünmesine ilişkin yaşanan anlaşmazlıkların sona erdirilmesinin sağlayan dava türüdür. Uygulamada karşımıza genellikle miras ya da boşanma sonrası ortak malların paylaşılması şeklinde ortaya çıkmaktadır. İlk olarak üzerinde ortak mülkiyet bulunan malın aynen taksimi dediğimiz, kişilere pay oranlarınca paylaştırma yapılması ve ortaklar arasında hâlihazırda var olan ilişkiyi sonlandırıp ferdî mülkiyete geçilmesi şeklinde olabileceği gibi dava konusu malın satılıp bedeli üzerinden paylaştırma yapılması şeklinde de olabilir.

1-     Aynen Taksim Yoluyla İzale-i Şüyu Davası

TMK madde 669 gereği taraflardan herhangi biri söz konusu malın aynen taksim suretiyle paylaştırılmasını ister ise hâkim, aynen taksim şartlarının varlığını araştırmakla yükümlüdür. Taraflardan birinin aynen taksim ile paylaşma istemesi hâlinde, değeri azalmadan paylaştırılması mümkün nitelikte bir mal söz konusu ise kural olan bu paylaştırma biçimi olduğu için aynen taksim ile paylaştırma yapılır. İki eşit parçaya bölünebilen eşit değere sahip bir araziyi bu surette paylaşım yoluna örnek gösterebiliriz.

2-     Satış Suretiyle İzale-i Şüyu

Aslolan aynen taksim yoluyla paylaşım olmasına rağmen uygulamada paydaşların durumu, malın bölünemez nitelikte olması ya da bölündüğü takdirde değerinin azımsanamayacak ölçüde azalması ve benzeri çeşitli sebeplerden dava konusu malın doğrudan doğruya bölünmesine olanak bulunmadığı durumlarda artık malın satılmasıyla elde edilen meblağın paylaştırılması yoluna gidilir. Kural olarak izaleişüyu davasında satış açık arttırma yoluyla yapılmaktadır. Bu aşamaya gelindiği takdirde artık satışın ortaklar tarafından engellenmesi mümkün değildir. Ancak ortakların bu konuda oy birliği sağlaması koşuluyla satışın yalnızca kendi aralarında gerçekleştirilmesi mümkün kılınmıştır.

 

 

B)    KİMLER AÇABİLİR-KİME KARŞI AÇILIR

İzaleişüyu davası açılmadan önce dikkat edilmesi gereken hususlardan ilki arabulucuya başvurma zorunluluğudur. Arabulucuya başvurmadan önce dava açılması durumunda dava şartı eksikliği dolayısıyla dava usülden reddedilecekitr. Davayı açma yetkisi Medeni Kanun madde 698 uyarınca üzerinde malik sıfatıyla payı bulunan bütün paydaşlara tanınmıştır. İzaleişüyu davasını tek bir malik sıfatını haiz paydaş açabileceği gibi birden fazla paydaş olan malikler de açabilir. Lakin dava açılırken davacı olmayan paydaşların tümünün davalı tarafta gösterilmesi gerekmektedir.

Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus ise paydaşların izaleişüyu davasını talep etmelerini engelleyecek bir anlaşma yapmamış olmaları gerektiğidir. Paydaşlar kendi aralarında izaleişüyu davası açılamayacağını kararlaştırmış olabilirler. Ancak bu TMK m. 698 sınırları çerçevesinde incelenmelidir. Bu madde uyarınca: “Paylaşmayı isteme hakkı, hukuki bir işlemle en çok on yıllık süre ile sınırlandırılabilir.” denilmiştir. Kanun lafzından yola çıkılarak bu anlaşmanın en çok on yıl için yapılabileceği sonrasında ise izaleişüyu davası açılmasında bu hususta bir engel olmadığı açıktır.

C)    HANGİ MAHKEMEDE AÇILIR

İzaleişüyu davalarında görev bakımından görevli mahkemeler HMK 4/1-b uyarınca sulh hukuk mahkemeleridir. Yetki bakımından yetkili mahkeme ise malın niteliğine göre değişmektedir. Taşınmaz mallarda yetkili yer mahkemesi taşınmazın bulunduğu yer mahkemeleridir ve kesin yetki söz konusudur. Taşınır mallarda ise yetkili yer mahkemesi davalının davanın açıldığı yerdeki yerleşim yeri mahkemeleridir. Süre bakımından herhangi bir zaman aşımı süresi atfedilmediğinden davanın her zaman açılması mümkündür.

D)   MUHDESATIN AİDİYETİ KONUSUNDA ÇEKİŞME

Muhdesatın aidiyeti tespiti davası, izaleişüyu davasına konu olmuş taşınmaz mal üzerindeki hem taşınır hem taşınmaz nitelikte olabilen bütünleyici parçalar üzerinde -bina, ağaç- malik olanın kim olduğu hususunda çıkan uyuşmazlıkların sona erdirilmesi amacıyla açılan bir dava çeşididir. İzaleişüyu davasındaki gaye, paylaşılmasında anlaşmazlık çıkmış olan mal üzerindeki bu uyuşmazlığı çözmek olduğundan hareketle bütünleyici parçaların tespiti oldukça mühimdir. Dolayısıyla, muhdesatın aidiyetinin tespiti davası izaleişüyu davası bakımından bir bekletici sorundur.

E)    DAVA SÜRESİ

İzaleişüyu davası tarafların niceliği, celselere iştirak hâlleri, terekenin kapladığı alan ve bilirkişilerin raporlarına yapılabilecek itirazlarda göz önüne alındığında süreç bakımından net bir aralık vermek tam anlamıyla mümkün değildir. Ancak süreci bu konuda hizmet veren avukatlarla yönetmenin davanın olabilecek en kısa sürede sonuçlanması ve en sağlıklı şekilde yürütülebilmesi için önemli bir gereklilik olduğu unutulmamalıdır.

 

BOZYAKA HUKUK BÜROSU

Av. Hilal Usanmaz